Neandria Ne Demek?

Neandria'nın Anlamı:

Neandria Antik Kenti adını Helen dilinden almıştır ve genç adamın yurdu anlamına gelmektedir. Çanakkale'nin tarihi kalıntıları arasında olan Neandria Antik Kenti'nin ne zaman kurulduğu hakkında pek bir bilgi bulunmamaktadır. Fakat burada M.Ö. VII. Yüzyılla tarihlendirilen mezarlar bulunmuştur ve bu mezarlar kentin hangi dönemde kurulduğu hakkında fikir vermektedir.
Antik ketten ilk arkeolojik kazı 1867 yılında yapılmış olup ardından 1899 yılında bir Alman arkeolog tarafından kazı çalışmaları devam etmiştir.
Neandria Ören Yeri'nin çevresindeki surlar 3 kilometre uzunluğundadır ve surlar volkanik liparit taşlarla örülmüştür. Bunun yanı sıra kentin günümüze ulaşan 11 burcu bulunmaktadır.
Çanakkale-Ezine ilçesine çok yakın olan Neandria Antik Kenti'ne, ilçe merkezinin 20 kilometre uzaklığında olan Kayacık Köyü Çığri Dağı üzerinde bulunmaktadır.

 

Neandria, Yavaşlar Köyü yakınlarında denizden beşyüz metre yüksekteki Çığrı Dağı'nın zirvesindedir. Neandria'nın günümüze kadar oldukça sağlam kalmış devasa surları çok etkileyicidir.

Şehir halkının, M.Ö. 310 yılında yeni inşa edilen Aleksandria Troas'a göç ettirilmesiyle kentte yaşam sona ermiştir.

 

Neandria Antik Kenti

Neandria Ören Yeri

 
Neandreia (Neandria) antik kenti, Çanakkale'nin Ezine ilçesine 20 km. uzaklıktaki Kayacık köyünün kuzey-doğusunda bulunan Çığrı Dağı üzerindedir.
Neandreia, Hellen dilinde “delikanlı” veya “genç adamın yurdu” anlamındadır.

Kentin kuruluşu ile ilgili bilgiler yetersizdir. Arkeolojik kazılarda M.Ö.VII.yüzyıla inen mezarlarla karşılaşılması bu konuda bir fikir vermektedir. Xenephon, M.Ö.399’da buraya gönderilen Spartalı Derkylidas’dan söz ederken Neandreia’ya değinmiştir. M.Ö.VII.yüzyılda Aleanderia Troas’ın kurulmasından sonra burada yaşayanlar oraya göçmüştür. Bunun sonucu olarak da Neandreia sönmüştür.

Neandreia’da ilk araştırmayı sondaj niteliğinde 1867‘de Frank Calvert yapmıştır. Ardından 1899’da Alman Robert Koldeway kazıyı genişleterek sürdürmüştür. 

YEDİ TAŞLAR

Çanakkale'nin güneyinde, Ezine ilçesinin batısında, Kestanbol Bergaz Yaylacık köyleri arasında bir granit kütlesi mevcuttur.

Çanakkale’nin Ezine ilçesine bağlı Koçali ve Akçakeçili köyleri yer almaktadır. Koçali köyü Ezine’ye 13, Akçakeçili köyü ise Ezineye 17 km. uzaklıktadır. Yöre insanlarının hakkında pek bilgi sahibi olmadığı dev sütunlar antik döneme ait granit ocakları burada yer almaktadır.. Tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte burada ki Granit kayalar işlenerek ortalama 12m. uzunluğun da , 1.75m. çapın da sütunlar elde edilmiştir. Sütunlar nümunelerin özgül ağırlıklarının hesaplanabildiği kadarıyla her biri yaklaşık 30 ton ağırlığındadır. Koçali Köyü’nde 7 adet, Akçakeçili Köyü’nde kimisi parçalanmış yaklaşık 15 adet sütun yer almaktadır. Yörenin çevresi hep aynı tip granit kayalarla dolu doğal bir granit ocağı gibidir. Kimi kütleler öyle büyük ki, bunlardan tek parça halinde sütunlar çıkarılabilmiştir. Antik dönemlerde, tespit edilebildiği kadarıyla ve yapılan incelemeler sonucu dev kaya bloğundan sütunu çıkarabilmek için delikler açıldığı, açılan deliklerin içerisine odun parçaları yerleştirildiği, daha sonra bu odun parçalarının sulanarak kayaları parçalamışlardır, bu yöntem bir nevi günümüzde kullanılan adeta temel dinamitlemesi ile aynı etkiyi yaratmıştır. Elde edilen bu sütunların gemilerle Roma’ya taşındığını sanılmaktadır.

Ayrıca bölgede yer alan antik kentlerde özellikle Alexandria-Troas’da yoğun olarak liman bölgesinde yedi taşlardaki sütunların bire bir örneği Troia ekibi tarafından 1995 yılından yapılan çalışmalarda tespit edilmiştir. Ancak bu devasa sütunların ocaklaradan bu kentlere nasıl taşındığı hala ayrı bir soru işaretidir.

Koçali köyü cıvarında bulunan ve halkın Pembe taş dedikleri granit, porfiri yapılıdır. Sağlam hoş manzaralı ve güzel renkli olan bu porfiri yapılı granitlerden çok eski zamanlardan beri sütünlar yapılmaktadır. Koçali köyünün batısında yeşil taşlar mevkiinde, eskiden hazırlanmış 1.70m çapında ve 12.5m uzunluğunda yekpare yedi sutun bugun korumasız bir vaziyette durmaktadır. 2005 yılında yapılan gözlemlerde ise bu sütunların baş kısımlarının gövdelerinden ayrılarak muhtemelen değirmen taşı olarak kullanılması amacıyla yöre halkı tarafından koparıldığı tespit edilmştir. İstanbul camilerinde görülen pembe renkli ve iri ortozlu, porfir yapılı granitlerin Kestanbul civarından çıkarıldıgına hiç şüphe yoktur.

Kaynak: http://www.canakkalekulturturizm.gov.tr/TR/belge/1-76869/neandria-oren-yeri.html

neandria-parasiYaklaşık MÖ 4. yy'a ait Troas, Neandria parası. 

Sunak, defne ağacı arkasında Apollon başı.

 

 

.

neandria-antik-kenti-07_1

neandria-antik-kenti-07_1

neandria-antik-kenti

neandria-antik-kenti

neandria-antik-kenti-08_1

neandria-antik-kenti-08_1

neandria-antik-kenti-06_1

neandria-antik-kenti-06_1

neandria-antik-kenti-05_1

neandria-antik-kenti-05_1

neandria-antik-kenti-04_1

neandria-antik-kenti-04_1

neandria-antik-kenti-03_1

neandria-antik-kenti-03_1

neandria-antik-kenti-01_1

neandria-antik-kenti-01_1

neandria-antik-kenti-02_1

neandria-antik-kenti-02_1